Dünya Kupası Afrika 2010 İkinci Turun ardından

*İkinci Turun En Başarılı Takımları:

Gana, Arjantin, Almanya, Brezilya, İspanya


*İkinci Turun En Başarılı Oyuncuları:

R.Vittek (Slovakya), C.Tevez (Arjantin), L.Suarez (Uruguay),
D.Villa (İspanya), T.Muller (Almanya), L.Fabiano (Brezilya),
A.Gyan (Gana), Eduardo (Portekiz)


*İkinci Turun En Başarılı Teknik Adamı:

J.Löw (Almanya), V.Del Bosque (İspanya), M.Ralevac (Gana)





*İkinci Turun Sınıfta kalan Takımları:

İngiltere, Şili, Meksika, Portekiz, ABD


*İkinci Turun Sınıfta kalan Oyuncuları:

W.Rooney,D.James (İngiltere), C.Ronaldo,Simao (Portekiz),
F.Torres (İspanya), C.Vela (Meksika)


*İkinci Turun Sınıfta kalan Teknik Adamları:

F.Capello (İngiltere), M.Bielsa (Şili), J.Aguirre (Meksika)


*İkinci Turun Sınıfta kalan Hakemleri:

J.Larrionda+Yan Hakem (Uruguay), R.Rossetti+Yan Hakem (İtalya)

Dünya Kupası Afrika 2010 ilk Turun ardından

*İlk Turun En Başarılı Takımları:

Güney Kore, Gana, Hollanda, Uruguay, Arjantin, Japonya, Slovakya, Şili


*İlk Turun En Başarılı Oyuncuları:

R.Vittek (Slovakya), K.Honda (Japonya), W.Sneijder (Hollanda),
D.Villa (İspanya), L.Messi (Arjantin), D.Forlan,A.Pereira (Uruguay),
A.Gyan (Gana), E.Vera (Paraguay)


*İlk Turun En Başarılı Teknik Adamı:

O.Tabarez (Uruguay), V.Weiss (Slovakya), B.Bradley (Amerika)





*İlk Turun Sınıfta kalan Takımları:

İtalya, Fransa, Kamerun, Nijerya, Fildişi S., İngiltere, Yunanistan,
G.Afrika, İsviçre


*İlk Turun Sınıfta kalan Oyuncuları:

V.Iaquinta (İtalya), S.Pieenar (G.Afrika) , Y.Gourcuff, N.Anelka (Fransa), C.Tevez (Arjantin), W.Rooney,E.Heskey (İngiltere), T.Gekas (Yunanistan), M.Krasic (Sırbistan), J.Makoun (Kamerun), A.Dindane (Fildişi),
C.Obasi (Nijerya), J.D.Tomasson (Danimarka), F.Torres (İspanya)


*İlk Turun Sınıfta kalan Teknik Adamları:

R.Domenech (Fransa), M.Lippi (İtalya), P.Le Guen (Kamerun), O.Rehhagel (Yunanistan), R.Antiç (Sırbistan), F.Capello (İngiltere)

Afrika 2010 ilk Maçların ardından

*İlk Maçların En Başarılı Takımları:

Güney Kore, Gana, Almanya, Uruguay, İsviçre,


*İlk Maçların En Başarılı Oyuncuları:

Mesut Özil (Almanya), G.Dos Santos (Meksika), E.Elia (Hollanda),
E.Derdiyok (İsviçre), L.Messi (Arjantin), V.Enyeama (Nijerya)


*İlk Maçların En Başarılı Teknik Adamı:

O.Tabarez (Uruguay), J.Löw(Almanya)





*İlk Maçların Sınıfta kalan Takımları:

Yunanistan, Fransa, İngiltere


*İlk Maçların Sınıfta kalan Oyuncuları:

T.Gekas.G.Samaras (Yunanistan), S.Pieenar (G.Afrika) , Y.Gourcuff, N.Anelka (Fransa), C.Tevez (Arjantin), W.Rooney,E.Heskey (İngiltere), A.Ghezzal (Cezayir), M.Krasic (Sırbistan), T.Cahill (Avustralya), S.Kalou (Fildişi), C.Ronaldo (Portekiz), R.Green (İngiltere), F.Chaouchi (Cezayir)


*İlk Maçların Sınıfta kalan Teknik Adamları:

O.Rehhagel (Yunanistan), R.Domenech (Fransa), P.Le Guen (Kamerun)

Afrika 2010 ilk günün ardından

Güney Afrika 1 - 1 Meksika

Goller: Tshabalala (54') / Marquez (78')


MAÇIN ÖZETİ:

Meksika maça çok iyi başladı özellikle Dos Santos çok etkiliydi ancak girdiği birçok pozisyona rağmen bunları değerlendiremeyince Güney Afrika Tshabalala nın çaprazdan doksan a attığı güzel golüyle öne geçen taraf oldu. Ancak zayıf defansıyla Güney Afrika bu üstünlüğünü fazla koruyamadı ve Rafael marquez in attığı önde olan tarafın yememesi gereken amatörce bir golle bir puana razı oldu.



MAÇIN Dikkat Çekenleri:

Dos Santos: sahadaki diğer oyunculardan farklı olduğunu her topu alışında belli ediyordu. Ancak takımdaki diğer arkadaşları ona uyamayınca gol yollarında yetersiz kalıp bir puana razı oldular

Tshabalala: Attığı gol oldukça kaliteli birinci sınıf bir goldü. Oda zayıf olan takımının sivrilenleri arasındaydı.


MAÇIN Sınıfta Kalanları:

Carlos vela: Arsenal li oyuncu takım arkadaşı Dos Santos a pek ayak uyduramadı ve takımının hücumdaki başarısızlığında pay sahibiydi.

Güney Afrika Defansı: Önde olan bir takımın yemeyeceği amatörce bir golle kötü sinyaller verdiler. Sadece buda değil ilk yarı rakibe birçok pozisyon verdiler ancak rakip bunları değerlendiremedi.






Uruguay 0-0 Fransa

Kırmızı kart: Lodeiro (80')



MAÇIN ÖZETİ:

Fransa yine Domenech le bir hüsran daha yaşayacak gibi. Zaten bu adam şimdiye kadar nasıl bu takımın başında kaldı anlamak güç. Sen git sezonun en formda adamlarından Malouda yı yedek bırak, Lyon da bile yedek olan Govou yu 11 de oynat! Hadi henry Barca dada yedek ondan diyebiliriz!
Anelka tek forvet ve fazlada top gelmeyince kayboldu gitti. Gourcuff etkisizdi.
Bir tek Ribery bireysel birşeyler yapmaya çalıştı oda beceremedi.

Uruguay ise son derece başarılı bir ekip oyunuyla değerli bir puan aldı. Fransa ya karşı ancak bu kadar iyi mücadele edilir. Özellike kanatlarda oynayan Benfica lı Pereira çok bşaşrılıydı. Bir tek hücumda Suarez le etkili olamadılar. Onuda yapabilseler zaten galibiyet kaçınılmaz olurdu.


MAÇIN Dikkat Çekenleri:

Alvaro Daniel Pereira: Sahada en dikkat çeken oyuncuydu. Kanatlarda hem defans hemde hücuma katkısıyla dikkat çekti.

D. Lugano: Fransa yı çok iyi durduran defansın belkemiğiydi. Bu arada arkadaşına sert giren Toulalan ile girdiği münakaşa ile Hırçınlığının sadece Türkiye de olamadığınıda kanıtladı.


MAÇIN Sınıfta Kalanları:

R.Domanech: Onun hakkında fazla bir şey yazmaya gerek yok. Zaten artık küçük çocuklar bile onu tanımıştır.

N.Anelka: Tek forvette etkili olamayacağını bir kez daha kanıtladı.

Y.Gourcuff: Kendisinden çok şey bekleyenleri hayal kırıklığına uğrattı.

L.Suarez: Hep fransa ya yüklenmeyelim diye uruguay danda onu seçtik. Sebebi ise kendisinden çok şey beklenmesine rağmen Fransa defansı nın arasında kaybolması.

2010 Dünya Kupası: GÜNEY AFRİKA ve Pienaar

Bundan Önceki Turnuvaları:

1 kez Afrika Uluslar Kupası Şampiyonluğu ve 2 kez de Dünya Kupasına katılmayı başaran Güney Afrika iç karışıklardan dolayı ancak 90'larda CAF ve FIFA ya girebildi. Son yıllarda Güney Afrika Premier Futbol Ligi hızla gelişmekte. Orlando Pirates, Kaizer Chiefs gibi takımlar bu gelişmede önemli role sahip.


Buraya Nasıl Geldiler:

2010 Dünya Kupası ev sahibi olduğu için doğrudan otomatik olarak kupaya katıldı.

Takımın Güçlü Yanları:

Teknik olarak iyi durumda olan oyunculardan özellikle Pienaar kilit role sahip. Kalecileride konfedarasyon kupasında oldukça başarılı maçlar çıkardı.

Takımın Zayıf Yanları:

Takımdaki çoğu oyuncu kendi liglerinden ve uluslararsı tecrübeleride yeterli değil. Eleme maçlarıda yapmadıklarından dolayı uyumlarında problem olabilir. Ayrıca gol yollarındada sorun yaşıyorlar.


Teknik Direktör:

Carlos Alberto Parreira yine bir başka Brezilyalı Joel Santana'nın SAFA tarafından kovulmasından sonra göreve geldi. Dünya Kupası şampiyonluğuda bulunan deneyimli teknik adam, Güney Afrikalı oyuncularla bir yolunu bularak başarılı olmak isteyecek.



Yıldız Oyuncuları:

Benni McCarthy (West Ham United)

Eski Porto'lu oyuncu, geçtiğimiz sezon İngiltere'de iyi bir sezon geçiremedi ancak hala Güney Afrika'nın en golcü oyuncu ünvanını elinde tutuyor 31 gol il. Avrupa'nın en önemli liglerinde forma giydi ve bu deneyimi ilede hala kadro için çok değerli bir isim.



Steven Pienaar (Everton)

Everton orta saha oyuncusu Güney Afrika'da yılın oyuncusu seçildi. Şüphesizki son yıllarda ülkesinin çıkardığı en yetenekli futbolcu. Güney Afrika'nın orta sahasında atacağı paslar ile takımı zafere taşıyabilecek isimlerden biri.


Bernard Parker (FC Twente)

Takımı için önemli bir oyuncu özellikle de kritik zamanlarda attığı goller ile. Bitirici vuruşlarıyla dikkat çeken oyuncu hücumdaki en kilit isim gibi görünüyor.



En Büyük Başarıları:

1996 Afrika Uluslar Kupası yarı finalinde Gana'yı 3-0 ile geçip finaldede Tunus'u 2-0 ile devirdikleri maç ile gelen şampiyonluk şüphesiz ki en önemli başarılarıydı.


Ülke Hakkında:

Yaklaşık 50 milyonluk nüfuslarıyla Afrika nın en kalabalık ülkelerinden olan Güney Afrika, yıllarca siyahlarla yönetimi elinde tutan beyazlar arasındaki çatışmalarla yaşamak zorunda kaldı. Nelson Mandela nın üstün çabaları sonucunda sonunda siyahlar istediğini aldı. Ancak hala özellikle güvenlik konusunda sıkıntılar var.

Ülkenin 3 başkenti var. Johannesburg, Pretoria, va sahilde olan Cape Town. 11 yerel dilleri bulunuyor ve sadece 5 tanesini kullanıyorlar ve sadece 1 milli marşları bulunuyor.

Ülkede Rugby ve Cricket çok meşhur. Güney Afrika şu andaki Rugby de Dünya Kupası şampiyonu ve crickette de çok iyi durumdalar.

Geleneksel çalgı aletleri olan Vuvuzela ile şarkı söyleyip dans etmeyide çok seviyorlar ve bu dünya kupasında bu biraz sıkıntı yaratacak gibi.


Hedefleri:

Taraftar desteğinin ve evsahibi olmanın ne kadar önemli olduğunu Güney Kore de, Meksika da vs. daha önce görmüştük. Bu avantajını sonuna kadar kullanmak isteyecek Güney afrikalılar için gruptan çıkamamak çok büyük bir hayal kırıklığı olur.

2010 Dünya Kupası: MEKSİKA ve Giovani dos Santos

Bundan Önceki Turnuvaları:

Uluslararası alandaki tek zaferi 1999 yılında konfederasyonlar kupası'nda yaşadığı şampiyonluk. Copa America'da ise 1993 ve 2001 de iki defa finale çıkan Meksika, CONCACAF'a (Orta ve Kuzey Amerika ülkeleri) katılmasıyla şampiyonluklar kazanmaya başladı. Beş defa CONCACAF Gold Kupa'da şampiyonluk yaşayan Meksika, bu konfederasyonun en güçlü ekiplerinden biri oldu.



Buraya Nasıl Geldiler:

Meksika da önce Hugo Sanchez, U-23 takımını Pekin 2008 olimpiyatlarına taşımayı başaramayınca istifa etti. Daha sonra Sven-Goran Eriksson'un göreve gelmesi umutları artırdı ancak Honduras karşısında alınan yenilgi İsveçli teknik adamında sonu oldu.Son olarak Javier Aguirre'nin göreve gelmesinin ardından biraz bocalayan Meksika, daha sonra beş maçlık bir seri ile Güney Afrika biletini kaptı.

Takımın Güçlü Yanları

Giovani dos Santos unda olduğu takımın orta sahasında bir çok bireysel yetenek var. Barcelona lı Rafael Marquez ise defansın adeta bel kemiği. 37 lik efsane Cuauhtemoc Blanco ise ilerlemiş yaşına rağmen hücum anlamında takımına hala katkı yapıyor. Yine 33 lük forvet Guillermo Franco ve Arsenal in genç yıldızı Carlos Vela ise Aguirre'nin sisteminde gol atma görevini üstlenmiş durumdalar.

Takımın Zayıf Yanları:

Meksika'nın temel sorunu geriden genç forvetlerin gelmemesi. Takımda hala 33 lük Guille Franco gününde değilse gol atmak onlar için adeta zulme dönüşüyor. Elemelerde görev yapan üç teknik adam da bu mevkiye yeni isimleri bulabilmek için uğraştılar. Belki Arsenal li genç Vela biraz daha golcü özelliği kazanırsa bir ilaç olabilir.



Teknik Direktör:

İspanya da Osasuna ve A.madrid de edindiği tecrübeyle Javier Aguirre Eriksson'un gidişinin ardından takımı toparlamak için elinden geleni yaptığını söyleyebiliriz. taktik olarak 4-3-3'ü benimseyen Aguirre, rakibin durumuna görede değişiklikler yapabiliyor.



Yıldız Oyuncuları:

Cuauhtemoc Blanco (Chicago Fire)

İlerleyen yaşına rağmen Meksika futbolunun en popüler oyuncularından biri olan Blanco her ne kadar yaşlanmış olsada hala Meksika'da topu en iyi kullanan isimlerden biri olarak gösteriliyor.


Rafael Marquez (Barcelona)

Takımının kaptanlığını yapan Marquez hücuma çıktığındada takımına faydalı olabiliyor ayrıca topu kullanırken takım arkadaşlarını rahatlatan bir yapıya sahip. Hatta frikik bile kullanabilen Marquez in eksi yönü ise zaman zaman yaptığı hırçınlıklar.


Guillermo Franco (West Ham United)

33 yaşında olmasına rağmen ingiliz futboluna uyum sağlamayı başardı. Arjantin doğumlu olan Villarreal'in eski yıldızı Franco ilerlemiş yaşına rağmen takımının forvetteki umudu durumunda.


Carlos Vela (Arsenal)

Arsenal li genç yıldız adayı için bu dünya kupası kendisini göstermesi için bir şans olabilir ve hücumda sıkıntıları olan takımı içinde Carlos Vela bir umut olabilir.




Giovani dos santos (Tothenham)

Geçtiğimiz yılı Galatasaray da geçiren Dos santos zaman zaman iyi maçlar çıkarsada beklenen patlamayı yapamamış ve sezon sonu Tothenham a geri dönmüştü. Bu dünya kupası onun için bir şans olabilir bu sayede iyi bir takıma gidebilir.



En Büyük Başarıları:

Son Dünya Kupası'nda ikinci tura çıkabilen Meksika, 1970'de ve 1986'da ise kendi seyircisi önünde çeyrek finale kadar çıkıp seyirci desteğinin önemini kanıtlamıştı.

Ülke Hakkında:

Son yıllarda domuz gribiyle ismi anılan Meksika yaklaşık 111 milyonluk nüfusuyla dünyanın en kalabalık ülkelerinden biri. Başkentleri Mexico city ise dünyanın en büyük şehirlerinden. Acı soslarıyla bildiğimiz Meksika nın Sombrero adı verilen geniş hasır şapkaları ise Güney Afrika'da Meksikalı taraftarları güneşten koruyacak.

Hedefleri:

Tabiki hedefleri gruptan çıkabilmek ve bunun için ellerinden geleni yapacaklar. Bunu başarabilirlerse ne ala!

2010 Dünya Kupası: URUGUAY ve Forlan

Bundan Önceki Turnuvaları:

Tarihinde iki kez 1930 ve 1950 de Dünya Kupası'nı kazanma başarısı gösteren Uruguay'ın o günleri artık geride kaldı. İlginç olan bu küçük ülkenin bir dönem futbol sahnesinde nasıl başarılı olduğu. İki kez Dünya Kupası Şampiyonluğu, iki kezde Olimpiyat Altın Madalyası'na sahip Uruguay, tam 14 kez de Copa Amerika şampiyonluğu yaşamasıyla futbol tarihinin en başarılı milli takımlarından biri sayılabilir. Ama son yıllarda bu başarılarından çok uzaktalar.

Buraya Nasıl Geldiler:

Güney Amerika elemelerinde son maçta Arjantin'e yenilerek ancak beşinci olabilen Uruguay, tıpkı 4 yıl önce Avustralya ile olduğu gibi bu kezde Kosta Rika ile play-off oynadı. İlk maçı 1-0 kazanan mavi beyazlılar, ikinci maçtan beraberlikle ayrılmayı başararak 4 yıl önce 2 maç sonunda Hiddink li Avustralya ya elenerek alamadığı dünya kupası vizesini bu kez almayı başardı.

Takımın Güçlü Yanları:

Takımın en güçlü olan ve neler yapabileceği en çok merak edilen yeri olan forvet hattında Avrupa da gol kralı olmuş 2 müthiş gol makinası D.Forlan ve L.Suarez in yanında yine Palermo da oynayan kaliteli forvet E.Cavani yer alıyor. Ayrıca Lugano lu sağlam savunma hattı ve hava toplarındaki hakimiyeti de Uruguay Milli Takımı'nın güçlü yanları . Takımın "asla pes etmemek" üzerine kurulu oyun felsefelerinin bir de adı var: Garra Charrúa.

Takımın Zayıf Yanları:

Uruguay ın takım olarak en önemli sorunu istikrarsız ve ne yapacağı belli olmayan bir takım oluşları. Nitekim bunun sonucunda son 3 elemede ancak 5. olup play-off oynamak zorunda kaldılar ve bunlardanda 2 sinde bileti alabildiler. Onları sahada en üst seviyede pas yaparken de görebiliriz, hiçbir varlık gösteremediklerinide. Ayrıca hücumda dünya çapındaki yıldızlarına rağmen, bundan çokda faydalanmadıkları bir gerçek.

Teknik Direktör:

Teknik direktör Oscar Tabarez, takımını Dünya Kupası'na götürmesine rağmen eleştirilmeye devam edilen bir teknik adam. Mesela Cristian Rodriguez gibi önemli bir isme 26 kişilik listede yer vermemesi şaşkınlık yarattı. Genelde takımını 4-3-3 oynatan Tabarez, rakibine göre 4-4-2 ve 3-4-1-2 taktiklerine de dönebiliyor.

Yıldız Oyuncuları:

Diego Forlán (Atletico Madrid)

İkinci kez Dünya Kupası tecrübesi yaşayacak olan Forlan sadece Uruguay ın değil dünyanın en önemli forvetleri arasında yer alıyor. İki kez Altın Ayakkabı ödülünü elde eden yıldız futbolcu, yaşının ilerlemesi dolayısıyla artık milli takımındada önemli başarılar elde etmek istiyor.

Luis Suarez (Ajax)

Hollanda da bu yıl gösterdiği performans ve attığı 35 golle adeta bir gol makinası haline dönüşen Suarez, bu performansıyla Avrupa da en çok gol atan oyuncuya verilen Altın Ayakkabı nında Forlan dan sonra sahibi olan 2. Uruguay lı oldu. Görülen o ki Suarez dünya kupası sonrası daha büyük bir takıma transfer olacak gibi gözüküyor.


Diego Lugano (Fenerbahçe)

Doğuştan sahip olduğu liderlik vasıflarıyla takımınında kaptanı olan Lugano, Uruguay defansının en önemli ismi denebilir. Hücuma çıktığında da özellikle duran toplarda tehlikeli olabilen stoper, ayrıca sinirli yapısıylada dikkat çekiyor.

Edison Cavani (Palermo)

İtalya da Palermo da forma giyen forvet oyuncusu kalitesiyle daha büyük bir takımda oynamayı hak ediyor.

En Büyük Başarıları:

Uruguay'ın en önemli başarıları ilk dünya kupası olan 1930 ve yine 1950 de bu kupayı 2 kere kazanmış olmasıdır. Ama tabi bu başarıları tarihin tozlu sayfalarında kaldı ve eski günlerinden çok uzakta bir Uruguay var artık.

Ülke Hakkında:

Uruguay Üç buçuk milyon nüfuslu, Brezilya ile Arjantin arasında kalan sahilde kurulu , başkenti Montevideo olan küçük bir ülke ve bu ülke nin ön planda olduğu en önemli alanda futbol .

Hedefleri:

Uruguay şampiyonluk beklemese bile güçlü ve Avrupa da birer gol makinası olmuş forvetleri ile iyi maçlar çıkarıp en az Çeyrek finale çıkmak için her şeyi yapacaktır.

2010 Dünya Kupası: FİLDİŞİ SAHİLLERİ ve Drogba şoku

Bundan Önceki Turnuvaları:

Dünya Kupası'na ilk defa 2006'da son maçta Kamerun un yenilmesiyle katılma hakkı elde eden Fildişi Sahilleri, Arjantin, Hollanda ve Sırbistan'ın yer aldığı "Ölüm Grubu"na düştü. İyi bir ekip olmalarına rağmen tecrübesizliklerinin kurbanı oldular ve gruptan çıkamadılar.

Aradan geçen dört yıl, Fildişi Sahilleri'ne olan güveni arttırdı. Filler lakaplı takım, avrupa nın önemli kulüplerinde oynayan çok sayıdaki yıldızı dolayısıyla Afrika futbolunun en güçlü ekiplerinden biri olarak gösteriliyor.

Bu turnuvada kendilerinden çok şey bekleyenler ise turnuva öncesi 2 büyük hayal kırıklığı
yaşadı; ilk olarak tıpkı 2006 daki gibi yine şansız bir şekilde Portekiz ve Brezilya nın yer aldığı ölüm grubu diyebileceğimiz bir gruba düşmeleri. ve en önemlisi ise takımın yıldız Drogba nın Japonya ile yapılan hazırlık maçında sakatlanması tam bir şok etkisi yaptı ve bu ölüm grubundan çıkma hayallerinide iyice zorlaştırdı.


Buraya Nasıl Geldiler:

4 yıl önce son maçta Kamerun un yenilmesiyle gelebildikleri Dünya Kupasına bu kez kendileri için kolay sayılabilecek bir gruptan rahat bir şekilde geldiler. Gine, Burkina Faso ve Malavi'nin yer aldığı grup, filler için oldukça kolaydı. Son Afrika kupasının sürpriz ekibi olan Malavi karşısında alınan 5-0'lık galibiyet iyi bir başlangıç oldu. Kalan maçlarda da rakiplerini zorlanmadan geçen Fildişi Sahilleri, Dünya Kupası biletini kolay aldı.



Takımın Güçlü Yanları:

Didier Drogba, Salomon Kalou, Gervinho, Aruna Dindane, Kolo Toure, Yaya Toure, Romaric ve diğerleri... Hepsi Avrupa'nın önde gelen takımlarında oynayan bu oyuncular, milli takımda yer bulabilmek için kıyasıya bir savaş veriyorlar. Yıldız oyuncu olarak afrika nın hatta belkide dünya nın önde gelen ülkerinden Fildişi.



Takımın Zayıf Yanları:

Didier Drogba sakatlanmasıyla soru işareti olan yer forvet hattı oldu. Alternatif olan Gervinho ve Doumbia nın tecrübesiz oluşu soru işareti. Dindane ise Drogba ayrında bir oyuncu değil. Tek güvenilen isim tam bir forvet olmasada S. Kalou gözüküyor. Ayrıca bir diğer sorun gözüken takımın içinde yer alan yüksek egolar da büyük sorun teşkil ediyor buda en ufak başarısızlıkta bölünmelere yol açıyor. Son olarak hemen her mevkide avrupa nın önemli takımlarında oynayan oyuncuları bulunan Filler in kalesinde ise böyle bir ismin olmayışıda yine soru işareti.



Teknik Direktör:

İngiltere ile iki Dünya Kupası macerası yaşayan İsveçli Sven Goran Eriksson Dünya Kupası elemelerinin bir bölümünde Meksika'yı çalıştırdı. Bir süre Hiddink için nabız yoklayan ancak başarılı olamayan Fildişi nde turnuvadan kısa bir süre önce takımın başına gelen Eriksson için en önemli sorun takımı tanıması için yeterince zamanı bulamaması. Son olarak Drogba nında sakatlanması İsveç linin tüm planlarını alt üst etti. Herhalde formsuzda olsalar son dünya kupası kadrosunda bulunan Bakari ve Arouna Kone hatta B.Sanogo gibi isimleri çağırmadığına pişman olacak gibi.



Yıldız Oyuncuları:





Didier Drogba (Chelsea)

Sakatlanması takımı için büyük kayıp.Büyük ihtimalle dünya kupasında takımını yanlız bırakacak. Halbuki o Dünya futbolunun en büyük isimlerinden ve Afrika'da da çok popüler. 2004 yılında ülkesinde çıkan iç savaşı bir barış elçisi olarak bastıran Drogba'ya duyulan sevgi ve saygı sonsuz. Bitiriciliği ve güçlü oyunu diğer santraforlardan ayrılmasını sağlıyor. Gerçekten büyük kayıp. Bu arada kupada olmayacakların çoğunluğunun İngiltere Şampiyonu Chelsea den olmasıda ilginç (Drogba, Essien, Obi Mikel, Ballack). Acaba bu bir tesadüf mü?


Kolo Toure (Manchester City)

Takımının sahadaki teknik direktörü gibi adeta. Herkesi koruyan,toparlayan ve ASEC akademisinde birlikte yetiştiği arkadaşlarıyla uyumu tartışılmaz bir oyuncu. Gençlik yıllarından beri bu büyük randevuyu bekleyen Toure, forvet hattı kadar alternatifin olmadığı defans hattı için kilit öneme sahip bir futbolcu.


Gervinho (Lille)

Kadronun genç yeteneği. Drogba nın yokluğunda ondan çok şey bekleniyor. 2000 lerin başından itibaren çok iyi yetenekler çıkaran ülkesinin, duraklama dönemine girdiği son zamanlarda ise çıkarabildiği tek yetenek diyebiliriz. Oynadığı teknik oyun nedeniyle bir Brezilya lı gibi çağrılan Gervinho nun isminide bu özelliklerinden dolayı kendisini yetiştiren bir hocası vermiş. Yani asıl ismi bu değil. Hatta onun bu takma isminden dolayı ismini ilk kez duyan birçok insan brezilya lı zannedebiliyor, ayrıca kendisini Afrikalı Messi olarak lanse edenlerde var.
Gervinho hakkında tek soru işareti ise çok iyi ve hızlı bir başlangıç yaptığı 2009-2010 sezonunun ikinci yarısında ise yaşadığı sakatlıklarında etkisiyle düşüşe geçerek sezonu pekde iyi kapatmaması yani afrika ya pekde fit bir şekilde gelmiyor oluşu.


Yaya Toure (Barcelona)

Takımının orta sahadaki beyni gibi. Barcelona lı yıldızın eksik yönleri ise; defansif yönüne göre ofansif yönünün biraz zayıf kalışı. Bununda en önemli sebebi ofans için biraz yavaş kalışı.


Salomon Kalou (Chelsea)

Drogba nın yokluğunda hücumdaki en önemli silah olarak gözüküyor. Kanatlardada oynayabilecek çok yönlü bir futbolcu oluşu ise artısı. Bu turnavada önemli işlere imza atabilir.


Didier Zokora (Sevilla)

Takımın orta sahadaki en önemli oyuncularının başında geliyor. Bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi ile adeta takımın dinamosu. İngiltere den sonra İspanya dada çok başarılı olan Zokora takımı için kilit öneme sahip. Drogba nın yokluğunda Toure ile birlikte takıma bir nevi abilik yapacaklar.


Seydou Doumbia (CSKA Moskova)

Son 2 yıldır İsviçre de Young Boys da gösterdiği performansla dikkat çeken Doumbia geçtiğimiz yılın İsviçre ligi gol kralı oldu ve bu performansıyla Rusya nı Cska Moskova takımına transfer oldu. Gervinho ile birlikte Filler in son yıllarda çıkardığı az sayıdaki kaliteli oyuncudan biri olan Doumbia, Drogba nın yokluğunda şans bulursa turnuva nın isim yapan oyuncularından biri olabilir. Tek eksiği ise uluslararası deneyiminin az oluşu.


A.Kader Keita (G.Saray)

Galatasaray dada beklenen performansı veremeyen Keita Lyon macerasından sonra kariyerinde düşüşe geçmiş gibi. Erikson un da ilk tercihlerinden olmayan Keita genelde yedek olarak başlayıp sonradan oyuna giriyor.





En Büyük Başarıları:

1992'de Afrika Uluslar Kupası'nı kazanarak uluslarası alandaki tek başarılarını yakaladılar. Daha sonra ise afrika standartlarının üstünde olan kadrolarına rağmen herhangi bir turnuvada zafere ulaşamayan Filler, bu kez şeytanın bacağını kırmak istiyorlar.



Ülke Hakkında:

Eski bir fransız sömürgesi olan Fildişi Sahilleri, muz ve kahve cenneti ve Afrika daki diğer fransız sömürgelerine göre oldukça iyi durumda olan bir ülke. Batı Afrika'daki en büyük liman olan Abidjan, dünya ekonomisine katkıda bulunan yerlerden. Nüfusunun hemen hemen yarısı müslüman yarısı ise hristiyan.Ülkenin ana dili fransızca.



Hedefleri:

Kağıt üzerinde kaliteli bir kadroları var ancak en önemli yıldızları olan Drogba nında sakatlanmasıyla Brezilya ve Portekiz karşısında neler yapabilecekleri soru işareti. Bakalım çok zor gözüksede kendi kıtaları olan Afrika da tüm sorunlarına rağmen kupayı kaldıran ilk Afrika takımı olabilecekler mi?